Diz kireçlenmesine (osteoartrit) bağlı ağrının ameliyatsız damar tıkama yolu ile tedavisi

Genikülat arter embolizasyonu

Osteoartrit, diz kireçlenmesi nedir?

Osteoartrit, yaygın olarak "eklem kireçlenmesi" olarak bilinen bir eklem hastalığıdır. Osteoartrit, eklem kıkırdağının zamanla bozulduğu ve eklemde ağrı, sertlik ve işlev kaybına neden olduğu kronik bir durumdur. Genellikle ilerleyici bir hastalık olarak kabul edilir ve yaşlanma, eklem aşırı kullanımı, genetik faktörler, obezite, yaralanma veya eklemdeki diğer problemler gibi çeşitli risk faktörleriyle ilişkilendirilir.

Normal bir eklemde, kıkırdak adı verilen kaygan bir doku, kemiklerin birbirleriyle sürtünmesini engeller ve eklemi pürüzsüz bir şekilde çalışmasını sağlar. Osteoartrit geliştiğinde, bu kıkırdak zamanla incelir ve bozulur. Sonuç olarak, eklem yüzeyleri daha az korumalı hale gelir ve sürtünme artar. Bu durum, eklemde ağrı, şişlik, sertlik, hareket kısıtlılığı ve bazen eklemde şekil bozukluğuna yol açabilir.

Osteoartritin en sık etkilediği eklem bölgeleri dizler, kalçalar, eller, ayaklar ve omurga olarak bilinir. Belirtiler genellikle zamanla kötüleşir ve günlük aktiviteleri etkileyebilir. Teşhis genellikle semptomlar, fizik muayene ve radyolojik görüntüleme yöntemleri (örneğin, röntgen) kullanılarak konulur.

Osteoartrit tedavisi, semptomları yönetmeyi ve yaşam kalitesini artırmayı hedefler. Tedavi seçenekleri arasında ağrı kesiciler, anti-enflamatuar ilaçlar, fizik tedavi, egzersiz programları, kilo kontrolü, destekleyici cihazlar (örneğin, bastonlar, dizlikler) ve bazen cerrahi müdahaleler yer alır. Tedavi genellikle semptomların şiddetine ve hastanın ihtiyaçlarına göre kişiselleştirilir.

Özetlemek gerekirse, osteoartrit, eklem kıkırdağının bozulduğu ve eklemde ağrı, sertlik ve hareket kısıtlılığına yol açan bir eklem hastalığıdır. Kronik bir durum olup yaşlanma, aşırı kullanım, genetik faktörler ve obezite gibi çeşitli risk faktörleriyle ilişkilendirilir. Tedavisi semptomların yönetimini ve yaşam kalitesini artırmayı amaçlar.

Osteoartritin evreleri nelerdir?

Osteoartrit genellikle dört evrede sınıflandırılır. Bu evreler, eklemdeki kıkırdak hasarının derecesini ve semptomların şiddetini göstermek için kullanılır. Aşağıda osteoartritin evreleri hakkında genel bir açıklama bulunmaktadır:

Evre 1: Erken aşama (hafif): Bu evrede, eklem kıkırdağı hafif bir şekilde hasar görmüştür. Genellikle semptomlar hafif veya hiç hissedilmez. Röntgen görüntüleri, eklemde hafif kemik çıkıntıları veya yoğunlaşmış kemik dokusu gösterebilir.

Evre 2: Orta aşama (orta): Bu evrede, kıkırdak bozulması artmıştır ve semptomlar belirginleşmeye başlar. Eklemde ağrı, sertlik ve hareket kısıtlılığı hissedilebilir. Röntgen görüntüleri, kıkırdağın daha fazla aşınması ve kemiklerin birbirleriyle sürtünmesi sonucu oluşan kemik çıkıntılarını gösterebilir.

Evre 3: İleri aşama (şiddetli): Bu evrede, kıkırdak önemli ölçüde aşınmış veya kaybolmuştur. Eklemde ciddi ağrı, sertlik ve hareket kısıtlılığı görülür. Röntgen görüntüleri, kemiklerde belirgin deformiteler, eklem aralığının daralması ve kemik çıkıntılarının daha belirgin hale gelmesi gibi bulguları gösterebilir.

Evre 4: Son aşama (aşırı şiddetli): Bu evrede, kıkırdak neredeyse tamamen kaybolmuş veya yok olmuştur. Semptomlar şiddetli ve yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Eklemde ciddi ağrı, sertlik, hareket kısıtlılığı ve şekil bozukluğu görülebilir. Röntgen görüntüleri, belirgin kemik deformiteleri, ileri düzeyde eklem aralığı daralması ve kemik çıkıntıları gösterebilir.

Osteoartritin evreleri, hastalığın ilerleyişini takip etmek ve tedavi seçeneklerini belirlemek için değerli bir yol sağlar. Her bireyde osteoartrit farklı şekillerde ilerleyebilir ve semptomlar bireysel olarak değişebilir. Bu nedenle, osteoartrit tedavisi kişiselleştirilmiş bir yaklaşım gerektirir ve hekim tarafından değerlendirme yapılmalıdır.

Osteoartritte eklem iç yüzeyini kaplayan zarın kalınlaşması ve büyümesi nedir?

Osteoartritte sinovyal hipertrofi, eklemdeki sinovyal zarın (eklem iç yüzeyini kaplayan zar) kalınlaşması ve büyümesi anlamına gelir. Sinovyal zar, eklem içindeki sıvının üretildiği ve eklem yüzeylerini koruyan bir zar tabakasıdır.

Osteoartrit, eklem kıkırdağının bozulması ve eklem dokularında iltihaplanma sürecinin başlamasıyla ilişkilidir. Bu durumda, sinovyal zar yanıt olarak kalınlaşabilir ve hipertrofi (büyüme) gösterebilir. Sinovyal hipertrofi, eklem içindeki iltihaplı sürecin bir sonucu olarak ortaya çıkabilir.

Sinovyal hipertrofi, osteoartritin ilerleyen evrelerinde daha belirgin hale gelebilir. Kalınlaşmış sinovyal zar, eklem içindeki sıvı üretimini artırabilir ve eklem boşluğunda biriken sıvı miktarında artışa neden olabilir. Bu da eklem şişmesi ve sertliği gibi semptomlara yol açabilir.

Ek olarak, sinovyal hipertrofi, eklemdeki kemik deformiteleri ve osteofitlerin (kemik çıkıntıları) oluşumuyla ilişkili olabilir. Kalınlaşmış sinovyal zar, eklem yüzeylerinin korunmasına yönelik bir tepki olarak gelişebilir.

Sinovyal hipertrofi, osteoartritin bir parçası olarak görülen bir değişiklik olsa da, hastalığın seyrinde ve semptomların şiddetinde bireysel farklılıklar gösterebilir. Tedavi planı, sinovyal hipertrofi gibi eklem değişikliklerini değerlendirmek ve semptomları yönetmeye yönelik olarak kişiselleştirilmelidir. Bu nedenle, bir hekimin değerlendirmesi ve yönlendirmesi önemlidir.

Osteoartrit (diz kireçlenmesine) bağlı ağrı nasıl tedavi edilir?

Osteoartrit ya da diz kireçlenmesi yaşam kalitesini bozan fiziksel aktiviteyi kısıtlayan, ağrı ve eklem hareket kısıtlılığı ile karakterize bir hastalıktır. Osteoartritin tedavisinde ilaçlar, fizik tedavi, eklem içine hyaluronik asit enjeksiyonu ve en nihayetinde diz protezi kullanılır.Fakat hastaların büyük bir kısmı diz protezi dışındaki tedavilere dirençlidirler  ve diz protezi tedavisi olan hastaların %15 inde kronik kalıcı ağrı mevcuttur.

Genikülat arter embolizasyonu nedir?

Genikülat arter embolizasyonu diz eklem kireçlenmesine bağlı oluşan ağrının o bölgeyi besleyen damarların kısmen tıkanmasıyla azaltıldığı veya yok edildiği ameliyatsız anjiyo yolu ile yapılan bir tedavidir. Bunun için kasıktaki atardamardan ince bir iğne ile  girilip ince borular ve teller yardımı ile dizi besleyen atardamarlara ulaşılır. Bu atardamarlar küçük kürecikler yardımı ile kısmen tıkanır. Bu da ağrının azalması veya yok olmasına neden olur. İşlem ortalama 30-60 dakika sürer. Ağrılar 2 hafta içinde azalmaya başlar. Erken dönemde ağrı belirgin olarak kontrol edilse de uzun dönemde hastalığın yaygınlığına bağlı olarak ağrının tekrarlama olasılığı vardır. İşlem, geniküler arterler (diz eklemini besleyen damarlar) içine bir embolik ajan enjekte edilerek, aşırı sinovyal (eklem içi) enflamasyonu ve hiperemiye (anormal kan akışı) neden olan patolojik kan akışını azaltmayı amaçlar. Bu, OA'nın en yaygın belirtisi olan diz ağrısını hafifletmeye yardımcı olur.

 Genicülat arter embolizasyonu  nasıl ağrıyı azaltmaktadır?

Diz eklem kireçlenmesinde o bölgedeki eklem kapsülünü çevreyen zar ve yumuşak dokuda (synovium)  yangısal reaksiyonlar yani inflamasyon görülür (sinovyal hipertrofi). Bu durum bölgenin aşırı kanlanmasına neden olmaktadır. Aşırı kanlanma ile birlikte yeni damar gelişimleri ve bunlara eşlik eden duyusal sinirlerin gelişimi söz konusudur ki bu olay ağrıyı tetikler. Embolizasyon tedavisi ise bu aşırı kanlanmayı dolayısı ile yangısal reaksiyonları ya da inflamasyonu keserek etki gösterir.

Genikülat arter embolizasyonu güvenli ve etkili bir tedavi midir

Genikülat arter embolizasyonu, diz eklemi ile ilişkili ağrıyı tedavi etmek amacıyla kullanılan bir girişimsel radyoloji prosedürüdür. Güvenli ve etkili bir tedavi olarak kabul edilir, ancak her hasta için etki ve yan etkileri farklı olabilir. İşte genikülat arter embolizasyonunun güvenlilik ve etkinlik konusunda bazı bilgiler:

Güvenlik:

Genikülat arter embolizasyonu genellikle güvenli bir işlem olarak kabul edilir.

İyi bir ekip tarafından deneyimli bir şekilde gerçekleştirildiğinde, ciddi komplikasyonlar nadirdir.

İşlem sırasında dikkatlice takip edilen tedavi protokolleri ve güvenlik önlemleri mevcuttur.

Ancak, her tıbbi işlemde olduğu gibi, genikülat arter embolizasyonu da potansiyel riskleri taşır. Bu riskler arasında enfeksiyon, kanama, damar hasarı, alerjik reaksiyonlar veya nadir durumlarda emboli kaynaklı komplikasyonlar bulunabilir.

Etkinlik:

Genikülat arter embolizasyonu, osteoartritli hastalarda diz ağrısını azaltma potansiyeline sahip bir tedavi seçeneğidir.

Çalışmalar, genikülat arter embolizasyonunun diz ağrısında belirgin bir azalma sağladığını ve hastaların yaşam kalitesini iyileştirdiğini göstermiştir.

Ancak, tedavinin etkinliği bireysel olarak değişebilir. Bazı hastalarda ağrıda belirgin bir azalma olurken, diğerlerinde daha az etkili veya geçici bir rahatlama sağlayabilir.

Tedavinin etkisi genellikle zamanla gelişir ve uzun vadeli sonuçları değerlendirmek için takip süresi gerekebilir.

Genikülat arter embolizasyonu hangi hastalar için uygundur?

Diz eklem kireçlenmesi yani osteoartrite bağlı diz ekleminde aşırı ağrı ve hareket kısıtlılığı olan , ilaç tedavilerine yanıt vermeyen, diz eklem protezi yaptırmak istemeyen ve bunun için vakit kazanmak isteyen hastalarda uygundur.

Geniculat arter embolizasyonu komplikasyonları nelerdir?

Enfeksiyon: Apse, sepsis(%2)

Embolizasyon alanında iskemi (%4), diz ekleminde şişme, ağrı, deri yaraları, deride renk değişikliği

Hedef dışındaki bölge ya da organın kasıtsız embolizasyonla tıkanması (%3), kemik dokusu ölümü

Kanama

Kontrast madde reaksiyonları

 

Prof.Dr.Fahrettin Küçükay ESOGÜ Tıp Fakültesi Girişimsel Radyoloji bölümü Kat 0

ESOGÜ Meşelik Yerleşkesi 26480 ESKİŞEHİR  0 222 239 29 79 dan 2860

Tıbbi Dokümantasyon- Danışman- Sekreterlik:

Tülay Başal

0531 9040389

0530 8205854

Girişimsel radyoloji sekreterlik

0 222 2392979 /dan 2860

GÜNCEL MAKALELER

DİZ EKLEM ATARDAMARININ TIKANMASI: DİZ EKLEM KANAMALARINDAKİ VE KİREÇLENMELERİNDEKİ ROLÜ

Heller DB, Beggin AE, Lam AH, Kohi MP, Heller MB. Geniculate Artery Embolization: Role in Knee Hemarthrosis and Osteoarthritis. Radiographics. 2022 Jan-Feb;42(1):289-301. doi: 10.1148/rg.210159. Epub 2021 Dec 10. PMID: 34890274.

60 yaş ve üzerindeki Amerikalıların yaklaşık %37'si dizdeki osteoartrit (OA) nedeniyle kronik ağrı yaşar. Konservatif tedavi (farmakolojik, fizik tedavi ve eklem enjeksiyonları) başarısız olduktan sonra, hastalar genellikle ağrıyı hafifletmek ve diz fonksiyonunu yeniden kazanmak için total diz artroplastisine ihtiyaç duyarlar. İnvaziv doğası ile birlikte cerrahinin yüksek ekonomik yükü göz önüne alındığında, bu dejeneratif eklem hastalığına sahip birçok hasta alternatif tedavi arar. Ayrıca, ciddi diz OA'sı olan ve aynı zamanda cerrahiyi engelleyen komorbiditeleri olan birçok hasta -çoğunlukla morbid obezite- seçeneksiz bırakılmıştır. Genikulat arter embolizasyonu (GAE), başlangıçta diz hemartrozunun tedavisi için geliştirilmiş minimal invaziv bir intra-arteriyel müdahaledir ve yakın zamanda semptomatik diz OA'sı için uyarlanmıştır. Diz ağrısı bölgesine karşılık gelen genikulat dallarının seçici embolizasyonu yoluyla GAE, OA'nın katabolik ve inflamatuar sürüşüne katkıda bulunan neovaskülariteyi inhibe eder. Son on yılda yapılan ön denemeler, tedaviden sonra azalan ağrı ve iyileştirilmiş fonksiyon ve yaşam kalitesi de dahil olmak üzere umut verici klinik sonuçlar göstermiştir. Böyle bir başarı göz önüne alındığında, GAE, ameliyat olmaya isteksiz veya ameliyat için uygun olmayan hastalara diz OA için başka bir minimal invaziv tedavi seçeneği sunar. Yazarlar, dizdeki OA ve hemartrozun radyografik belirtilerini ve mevcut tedavi standardını gözden geçirmektedir. OA ve diz hemartrozunun tedavisinde prosedürel teknik, embolik seçim ve GAE için klinik kanıtlar da araştırılmaktadır. Bu makale için RSNA Yıllık Toplantısının çevrimiçi slayt sunumu mevcuttur. ©RSNA, 2021.

 

Total Diz Artroplastisi ile İlişkili Tekrarlayan Hemartrozlar İçin Seçici Embolizasyon Güvenli ve Etkilidir: Sistematik Bir Gözden Geçirme ve Meta-Analiz

Sundaram K, Arnold NR, Mont MA, Sodhi N, Warren J, Kamath AF, Piuzzi NS. Selective Embolization Is Safe and Effective for Total Knee Arthroplasty-Associated Recurrent Hemarthroses: A Systematic Review and Meta-Analysis. J Knee Surg. 2021 Jul;34(8):877-885. doi: 10.1055/s-0039-3402482. Epub 2019 Dec 31. PMID: 31891962.

Total diz artroplastisi (TDA) ile ilişkili hemartrozlar nadirdir ve sıklıkla ameliyatsız tedaviye yanıt verir. Bu tedaviye ilişkin bir meta-analiz olmamasına rağmen, iğne aspirasyonuna dirençli olgularda genikulat arter embolizasyonu semptomatik rahatlama sağlayabilir. Bu meta-analiz, semptom rahatlama oranını, rahatlama sağlamak için gereken embolizasyon sayısını ve embolizasyonla ilişkili komplikasyon oranını değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Kamuya açık veri tabanları, embolizasyonla tedavi edilen TDA ile ilişkili tekrarlayan hemartrozlar için 1998'den 2018'e kadar sorgulandı. Sekiz çalışma dahil etme ve hariç tutma kriterlerini karşıladı. Majör komplikasyonlar, yeniden yatış veya elektif olmayan yeniden ameliyat gerektirenler olarak tanımlandı; minör komplikasyonlar, yeniden yatış veya yeniden ameliyat gerektirmeyenler olarak tanımlandı. Havuzlanmış istatistikler, ters varyans yöntemi kullanılarak hesaplandı. Ortalama takip süresi 30 ay (1-50 ay) olan 59 hasta değerlendirildi. Embolizasyonu takiben semptom iyileşmesi olan hastaların birleştirilmiş oranı %86 idi (%95 güven aralığı [GA]: %74-93, I 2: %0, p = 0.97). Ortalama embolizasyon prosedürleri sayısı 1.30'du (%95 GA: 1.03-1.63, I 2: %0, p = 0.66). İkinci bir embolizasyon prosedürü gerektiren hastaların birleştirilmiş oranı %26'ydı (%95 GA: %15-40, I 2: %0, p = 0.43), üç veya daha fazla prosedür gerektirenler ise %13'tü (%95 GA: %6-25, I 2: %0, p = 0,87). Komplikasyon oranları şu şekildeydi: herhangi bir komplikasyon - %19 (%95 GA: %11-32, I 2: %0, p = 0.81); majör komplikasyonlar -%8 (%95 GA: %3-19, I 2: %0, p = 0,96); minör komplikasyonlar %-18 (%95 GA: %10-31, I 2: %0, p = 0,79); kasık hematomu-9 (%95 GA: %4-19, I 2: %0, p = 1.00); cilt nekrozu %-15 (%95 CI: %7-29, I 2: %0, p = 0,62); ve kesi bozulması -%7 (%95 GA: %3-17, I 2: %0, p = 1.00). TDA'yı takiben selektif arter embolizasyonu ile ilgili önceki literatür nispeten sınırlıdır. Bu meta-analiz, TDA sonrası tekrarlayan hemartrozlar için potansiyel olarak güvenli ve etkili bir tedavi olarak embolizasyonu desteklemektedir. Stabilite veya dizilim bozukluğu gibi tekrarlayan hemartrozun diğer düzeltilebilir nedenleri, embolizasyon kullanılmadan önce özenle ekarte edilmelidir. Cerrahlar, TDA sonrası postoperatif dönemde embolizasyonun potansiyel rolünün farkında olmalıdır.