Tiroid nodüllerinde, guatr da ameliyatsız iğne ile radyofrekans-mikrodalga ablasyon tedavisi

Guatr da radyofrekans-mwa ablasyon nedir?

Guatr da (iyi huylu tiroid nodüllerinde) radyofrekans ablasyon tedavi yöntemi, dünyada  2006 yılında başlamıştır. Mikrodalga ablasyon yöntemi de 2010 da başlamıştır. Ameliyatsız, ağrısız ve işlem sonrasında hemen günlük hayatınıza devam edebileceğiniz yeni ,güvenli ve etkili, gittikçe popüler olan bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi yöntemi ile ilgili dünya çapında pekçok makale yayınlanmış ve artık tedavi kılavuzlarında yerini almaya başlamıştır. İşlem sonrası hasta memnuniyet oranları oldukça yüksektir.

Kime yapılır?

Semptomatik tiroid nodüllerinde (ağrıya, basıya, yutkunma problemlerine ,nefes darlığına ,öksürüğe, tiroid hormon bozukluğuna ve kozmetik sorunlara yol açan nodüllerde) ,2 cm nin üstündeki nodüllere uygulanan bir yöntemdir. Ayrıca tekrarlamış papiller kanserde veya lenf nodu tutulumunda da uygulanabilir. Yakın zamanda yapılan çalışmalarda özellikle küçük boyutlu papiller tiroid kanserlerinde bu tedavi yönteminin güvenli ve etkili bir şekilde uygulanabileceği bildirilmiştir.

Nasıl yapılır?

Boyun bölgesi uyuşturulduktan sonra ultrason rehberliğinde , ince bir iğne yarımı ile tiroid dokusundaki nodüllere girilir. İğne ucundan verilen kontrollü alternatif akımla nodül içinde ısı artışı ve nodül harabiyeti sağlanır. Buna bağlı olarak nodül , özellikle 6. aydan sonra daha belirgin olmak üzere, zaman içinde gittikçe küçülür. Şikayetler ortadan kalkar.

Avantajları nedir?

Ameliyatsız bir tedavi yöntemidir. Ağrısız ve ciltte iz bırakmayan, ortalama yaklaşık 20 dakika süren, tedavi sonrası hemen günlük yaşamınıza geri dönebileceğiniz konforlu bir tedavidir. Komplikasyon oranları oldukça düşüktür. Nüks halinde kolaylıkla tekrar uygulanabilir. Bu tedavi yöntemi daha sonraki ameliyat dahil diğer tedavi yöntemlerine bir engel teşkil etmez.

-          Ameliyattan korkan hastalara da rahat bir tedavi seçeneği sunar.

-           Ameliyat sonrasında ömür boyu ilaç kullanmanız gerekebilir. Bu yöntemde gerekli değildir.

-          Bu tedavi yönteminde hastalığın iyileşme oranı oldukça yüksektir.

-          Ameliyatla tedavi olmayla kıyaslanırsa, oldukça rahat ve kolaydır.

-           Ameliyata göre risk ve komplikasyonları çok daha azdır.

-          Hastaların evlerine ve günlük yaşam tempolarına dönmeleri daha hızlı olur.

-          Narkoza ihtiyaç kalmaz, lokal anestezi ile işlem tamamlanır.

-          Kozmetik açıdan sonuçlar oldukça memnun edicidir. Dikiş izi, yara izi yoktur.

-          Tedavinin başlayıp bitmesi oldukça hızlıdır. İşlem çabuk biter.

-           Bu tedaviden fayda gören ve başkalarına öneren hastaların oranı yüzde 95 lerin üzerindedir. Hastaların çok memnun kaldığı bir tedavidir.

Riskleri nedir?

Oldukça nadir olarak kanama, kalıcı ses kısıklığı, sinir hasarları (göze, kola ve boyna giden sempatik  sinirlerde), tiroid hormon düşüklüğü, kusma, deri yanığı, lokal anestezik toksisitesi, hipertansiyon, nodülde parçalanma ve ağrı oluşabilir (Bunların görülebilme sıklığı %1 in altındadır). Böyle bir durumda gerekli müdaheleler yapılır).

 Nasıl tedavi olabilirim?

Üniversite hastanemiz girişimsel radyoloji polikliniğine başvurmanız halinde tedavi planlamanız yapılacaktır.  İletişim telefonu 0 222 2392979 /dan 2860 tır. Girişimsel Radyoloji sekreterimiz size yardımcı olacaktır

Hastalarca sık sorulan sorular sorular:

1- Nodüllerin ve guatrın tedavi edilmesi şart mıdır?

Evet şarttır. Çünkü bu nodüller zaman içinde gittikçe büyüyerek önce kozmetik sorunlara, kalıcı ses kısıklığına, yemek yerken yutkunurken zorlanmaya, öksürüğe, nefes darlığına, sinirlerde bası oluşturarak hasara neden olabilir. Hormon değişikliğine neden olan nodüllerde ek olarak buna bağlı değişiklikler görülür. Nodüllere küçükken müdahele etmek daha kolaydır nodüller büyüdükçe daha çok şikayete neden olacaklar ve tedavileri daha zorlaşacaktır. Buna bağlı risk ve komplikasyonlar da artacaktır. Öncelikle genel dahiliye , endokrinoloji ve genel cerrahi kontrolünde takip edileceksiniz ve gerekli tedaviler başlanacaktır. Müdahele gerekli olan durumlarda biz girişimsel radyologlara da başvurabilirsiniz.

1- Bu işlemden önce biyopsi alınması ve ultrason incelemesi  şart mıdır?

Evet tiroid rf veya mikrodalga ablasyon işlemi öncesinde biyopsi alınması şarttır. Bunun amacı olası bir kanseri ekarte etmek ve tedaviyi daha iyi planlamaktır. Bununla birlikte güncel çalışmalar artık kanserli tiroid nodüllerinde de bu işlemlerin güvenli ve etkili bir şekilde uygulanmaya başlandığını bildirmektedir. İşlem öncesinde 3 ay içinde yapılmış tiroid ultrason incelemesinin de olması şarttır.

2- Troid rf-mwa ablasyon işlemleri hormon üreten toksik nodüllerde (zehirli guatr)  uygulanabilir mi?

Evet yakın zamanda yapılan çalışmalar ve kılavuzlar 2cm nin altında olsa bile hormon üreten nodüllerde bu işlemin başarı ile uygulanabileceğini bildirmişlerdir. Özellikle genç hastalarda bu daha çok önerilmektedir. Çünkü cerrahi sonrasında veya radyoaktif iyot (atom) tedavisi sonrasında kalıcı olarak tiroid hormonu düşüklüğü gözlenebilmektedir ki bu durum ömür boyu ilaç kullanmayı gerektirebilir.  

3- Daha önce rf-mwa ablasyon uygulanmış dokuda yeniden veya tekrarlayan nodül görülürse bu işlem tekrar uygulanabilir mi?

Evet nüks eden veya yeniden oluşan tiroid nodüllerinde bu işlem tekrar tekrar güvenle uygulanabilir.

4- İşlem esnasında neler olacak?

İşlem için hazırlanacaksınız steril bir şekilde masaya yatırılacaksınız. İşlemlerde genel anestezi vermiyoruz çünkü genel anestezi ile bayıltmanın riskleri ve komplikasyonları böyle bir işlem için gereksiz ve fazladır. Damar yoluyla bir takım sakinleştirici ilaçlar, ağrı kesici ilaçlar, ödem çözücü ilaçlar ve antibiyotikler verilecektir. Önce ultrasonografik değerlendirme ile haritalama ve planlama yapılacaktır. Daha sonra işlem esnasında ağrınız olmasın diye cilt altına ve tiroid zarı çevresine lokal anestezik maddeler verilecektir. Bu lokal anestezik maddeler vucüdunuzda ateş gibi yanma ve hafif ağrıya neden olacaktır ama bunun süresi çok kısadır. Daha sonra nodülleriniz şayet kritik damarlar, sinirler veya ses telleri komşuluğunda ise bu alanlardan uzaklaştırmak için komşuluklarına şekerli su verilerek sıvı dolu boşluk oluşturulacak ve bu kritik yapılardan uzaklaştırılacaktır. Böylece çok düşük de olsa komplikasyon ve hasar riskini daha da azaltma yoluna gidilecektir. Yakma işlemleri başladığında her iki çenenize ve dişlerinize vuran elektrik çarpması gibi bir hisse kapılabilirsiniz. Bu durum normal işleme bağlı bir durumdur. Bu durum bazen kürek kemiklerinin altında, boyunda  ve yüz çevresinde de görülebilir. Çok kısa geçici bir durumdur. Yakma işlemi sırasında ağrınız olursa doktorunuzu uyaracaksınız ve yakma işleminin parametreleri tekrar düzenlenecektir enerji seviyesi düşürülecektir. Yakma işlemi sırasında nodüllerinizde pıtır pıtır hava kabarcıkları oluşacaktır ve bunu hissedeceksiniz. Hava balonlu naylonlardaki balonların patlama sesine benzer sesler duyacaksınız. Bu işlemin başarılı olduğunun bir göstergesidir. İşlem çok kritik bölgelerde gerçekleştiği için mümkünse yutkunmamanız, hareket etmemeniz, öksürmemeniz istenecektir. İşlem esnasında doktorunuz sizinle konuşacak ve olası ses kısıklığını değerlendirecektir. İşlem tamamlandıktan sonra boyun bölgesine buz kalıbı koyulup ödem çözülmeye çalışılacaktır. İşlem esnasında ve sonrasında 2 saat süren ses kısıklığı bazı hastalarda izlenebilmektedir. Bunun nedeni yakmaya bağlı nodüllerde ödem dediğimiz su toplama olayının olması ve zaten ses tellerine yakın nodüllerdeki ödeme bağlı bası olmasıdır. Çok nadiren bu durum 3 ay kadar sürebilir daha da nadir olarak (yüzde birin altında) kalıcı olabilir. Böyle bir durumda gerekli tedaviler düzenlenecektir. Bu tarz riskler ve komplikasyonlar ameliyat yöntemlerinde çok daha fazladır. İlk 24 saat ile 1 hafta boyunca boynunuzda karıncalanma hissi, uyuşma, şişlik, ufak mor kahverengi kanama alanları olabilecektir. Yutarken zorlanma, yemek yerken gerginlik ve ağrı hissi, öksürük, boyunda rahatsızlık hissi gene bu dönemde görülebilir bunlar azalarak kaybolacaktır. İşlem sonrasında 4 saat sonra taburcu edilip evinize gönderileceksiniz. İlaçlarınızı doğru ve düzgün kullanmanız ve takiplere gelmeniz önerilecektir. Yaklaşık 6 ay sonra daha önce tiroidle ilgili kullandığınız ilaçların endokrinoloji kontrolünde kesilmesi istenecektir.

5- Göğüs boşluğuna doğru büyümüş guatrda (planjon guatr,substernal guatr) ve nodülerde de bu işlem uygulanabilir mi ?

Göğüs boşluğuna yani toraks veya mediasten içine uzanmış guatr ve nodüllerde öncelikle bu alana giden damarların tıkanarak nodüllerin küçülmesini sağlayan damar tıkama yöntemini (tiroideal arter embolizasyonu) kullanıyoruz. Bu uzanan kısım küçülüp geri çekilince yakma tedavisi uygulayıp nodülü iyice küçültüyoruz.

6- Daha önce ameliyat ve başka tedaviler olmuş hastalarda da uygulanabilir mi?

Evet bu yöntem daha önce ameliyat, atom gibi farklı tedaviler almış ve fakat tekrarlamış hastalarda da güvenli ve etkili bir şekilde uygulanabilir.

7- Nodüller işlem sonrasında ne kadar küçülür?

İlk 3 ay içinde hacmen % 35-60, 6-12 ay içinde ise  % 60-90 oranında küçülür. Tamamen kaybolması yıllar alabilir. Ama küçülmeye başladığı andan itibaren şikayetler ortadan kalkar.

8- Bu yakma işlemi ne kadar sürer?

Hastaya ve nodüllerin özelliklerine bağlı olarak 10 dakika ile 1.5 saat arasında işlem süresi olabilir.

9- Kontrolleri başka bir şehirde ve hastanede yaptırabilir miyim?

Kontrollerinizi özellikle tiroid ultrason kontrollerinizi, işlem yapılan merkezde yaptırmanız istenecektir. Çünkü bu yapılan işlem ilgili diğer doktorların tecrübeleri fazla olmadığından yanlış yorumlamalar ve yönlendirmeler söz  konusu olabilmektedir. Ayrıca uzun dönem sonuçlarını da en iyi yapan merkez takip edecektir. Bununla berebar genel dahiliye veya endokrinoloji takiplerinizi bu işlemden bağımsız olarak düzenli bir şekilde istediğiniz merkezde yaptırabilirsiniz.

10- Bu tedaviyi nasıl yaptırabilirim?

Bizim hastanemizde ve girişimsel radyoloji bölümleri ve doktorları bulunan hastanelerde bu bölümlere ve doktorlara başvurarak tedavinizi yaptırabilirsiniz.

11- Yakılan yerden kanser gelişir mi?

Hayır. Yakılan yerden kanser gelişmez çünkü burası gittikçe küçülür , fibrotik doku dediğimiz sert doku gelişir ve kanser gelişmesi için gerekli olan yeni damar gelişiminin olabilmesi mümkün değildir. Bununla beraber yakılan alan komşuluğundan veya diğer bir nodülden veya tiroid dokusundan kanser gelişme olasılığı normal hasta olmayan insanlarla aynı orandadır.

12- Bu tedavi deneysel bir tedavi midir?

Hayır. Bu tedavi artık tüm dünyada rutin olarak uygulanan kılavuzlara girmiş, güvenli etkili ve hasta menuniyetinin çok fazla olduğu başarılı bir tedavidir.

13- İşlemden sonra ne zaman banyo yapabilirim ve yemek yiyebilirim?

İşlemden sonra (yaklaşık 3 saat) taburcu edilip evinize gider gitmez yemeğinizi yiyebilir ve banyonuzu yapabilirsiniz.

14- İşlemden sonra ertesi gün çalışmaya başlayabilir miyim?

Evet işlemi takip eden ertesi gün isterseniz çalışmaya başlayabilirsiniz. Dileğiniz ve gereklilik halinde, doktorunuzca uygun görülürse 5 güne kadar tek hekim raporu verilebilir.

GÜNCEL MAKALELER

İyi huylu türoid nodüllerinde mikrodalga ablasyon ve klasik cerrahi yöntemlerinin karşılaştırılması

İyi huylu türoid nodüllerinde mikrodalga ablasyon ve klasik cerrahi yöntemlerinin karşılaştırılması

Benign Tiroid Nodüllerinde Geleneksel Tiroidektomiye Karşı Mikrodalga Ablasyon: Prospektif, Randomize Olmayan Bir Kohort Çalışması

Microwave Ablation Vs Traditional Thyroidectomy for Benign Thyroid Nodules: A Prospective, Non-Randomized Cohort Study.

Li S, Yang M, Guo H, Liu M, Xu S, Peng H.

Acad Radiol. 2022 Jun;29(6):871-879. doi: 10.1016/j.acra.2021.08.017. Epub 2021 Sep 25.

PMID: 34580012

ÖZET

Gerekçe ve Amaçlar

Benign tiroid nodülleri (BTN'ler) için mikrodalga ablasyonun (MWA) etkinliğini değerlendirmek ve BTN'ler için MWA ile geleneksel tiroidektomi arasındaki travma ve komplikasyon oranlarını karşılaştırmak.

Malzemeler ve yöntemler

BTN'leri olan 84 hasta alındı ​​ve 1, 3, 6 ve 12. aylarda takip edildi. 56 ve 28 hasta sırasıyla MWA (grup A) ve geleneksel tiroidektomi (grup B) geçirmeyi seçti. Etkinlik, her takipte hacim azaltma oranı (VRR) ve terapötik başarı oranı (TSR) ile değerlendirildi. Travma, inflamasyon yanıt parametreleri, görsel analog skala (VAS) skorları, yaşam kalitesi (QOL) ve tiroid fonksiyon ölçümleri kullanılarak 1, 3 ve 6. aylarda karşılaştırıldı. Komplikasyon oranları da karşılaştırıldı.

Sonuçlar

6 ayda VRR %80.70 ± 18.60 ve TSR %91.70 idi. Ayrıca, 12 ayda VRR %90,45 ± %11,51'e ve TSR %100'e yükseldi. C-reaktif protein seviyeleri postoperatif birinci günde (POD) grup B'de anlamlı olarak daha yüksekti (3,89 ± 0,86 mg/mL'ye karşı 3,39 ± 0,56 mg/mL, p = 0,002). Birinci ve ikinci POD'da grup A'da görsel analog skala puanları anlamlı derecede düşüktü. Tiroid uyarıcı hormon seviyeleri, grup A'da üç (1.71 ± 1.12uIU/mL'ye karşı 2.37 ± 1.24uIU/mL, p = 0.013) ve 6. ayda (1.34 ± 0.70uIU/mL'ye karşı 1.97 ± 0.94uIU/mL, p = 0,002). QOL ve komplikasyon oranlarında gruplar arasında anlamlı fark yoktu.

Çözüm

Mikrodalga ablasyonu, kabul edilebilir ve umut verici bir etkinlik göstermektedir. Tiroidektomi ile karşılaştırıldığında, MWA daha az travma ve karşılaştırılabilir komplikasyon oranları ile ilişkilendirildi.

Yorum: Tiroid nodüllerinin tedavisinde peruktan ablasyon yöntemleri, yani görüntüleme yöntemleri eşliğinde iğne ile yapılan ameliyatsız tedaviler gittikçe popülarite kazanmaktadır. Bu çok değerli ileriye dönük çalışmada da mikrodalga ablasyon ile ameliyat teknikleri karşılaştırılmış olup,  iyi huylu tiroid nodüllerinin tedavisinde mikrodalga ablasyonunun, kabul edilebilir ve umut verici bir etkinlik gösterdiği saygın bilim adamları tarafından ortaya konmuştur. Tiroidektomi(cerrahi, ameliyat) ile karşılaştırıldığında, mikrodalga ablasyonun daha az travma ve karşılaştırılabilir komplikasyon oranları ile ilişkili olduğu bildirilmiştir.

Tiroid nodüllerinde yakma tedavisi uzun dönemde güvenli ve etkili midir?

Benign Tiroid Nodüllerinin Termal Ablasyonunun Uzun Dönem Sonuçları: Sistematik Bir Gözden Geçirme ve Meta-Analiz

Se Jin Cho 1 2, Jung Hwan Baek 1, Sae Rom Chung 1, Young Jun Choi 1, Jeong Hyun Lee 1

Endocrinol Metab (Seoul) . 2020 Jun;35(2):339-350. doi: 10.3803/EnM.2020.35.2.339. Epub 2020 Jun 24. PMID: 32615718 PMCID: PMC7386110 DOI: 10.3803/EnM.2020.35.2.339

ÖZET

Arka plan: Ultrason eşliğinde termal ablasyonlar, benign tiroid nodüllerinin tedavisinde ana seçeneklerden biri haline gelmiştir. Benign tiroid nodüllerinin termal ablasyonunun etkinliğini belirlemek için, 3 yıldan uzun süreli takipleri olan çalışmaların bir meta-analizini yaptık.

Yöntemler: 25 Ağustos 2019'a kadar yayınlanmış, termal ablasyon ile tedavi edilen iyi huylu tiroid nodülleri olan hastaları bildiren ve 3 yıldan fazla takip verileri olan çalışmalar için veritabanları arandı. Veri çıkarma ve kalite değerlendirmesi, PRISMA yönergelerine göre yapıldı. Analiz, 3 yıl veya daha fazla süreyle ablasyona uğramış nodüllerin seri hacim küçültme oranlarını (VRR'ler) ve takip sırasında ablasyonun olumsuz etkisini ortaya çıkardı. Radyofrekans ablasyon (RFA) ve lazer ablasyon (LA) alt grup analizinde karşılaştırıldı.

Sonuçlar: Ablasyona uğramış nodüller için birleştirilmiş VRR'ler, 12 aydan önce hızlı hacim azalması, 12 ila 36 ay arasında bir plato ve 36 aydan sonra daha fazla hacim azalmasının ortaya çıktığını göstererek, tedavi etkinliğinin uzun süreli idamesini gösterdi. Termal ablasyonun kabul edilebilir komplikasyon oranı %3,8 idi. Ayrıca, nodül ablasyonu uygulanan hastalarda takip süresi boyunca beklenmeyen gecikmeli komplikasyon görülmedi. Alt grup analizinde, havuzlanmış VRR ve gecikmiş cerrahi uygulanan hasta sayısı açısından RFA'nın LA'dan üstün olduğu gösterildi.

Sonuç: Termal ablasyonlar, 3 yılı aşkın uzun bir takip analizinin gösterdiği gibi, benign tiroid nodüllerinin tedavisinde güvenli ve etkili yöntemlerdir. Ek olarak, RFA, benign tiroid nodüllerinin tedavisi için, daha az yeniden büyüme ve daha az gecikmeli cerrahi ile lazer ablasyon ile karşılaştırıldığında üstün hacim küçültme oranlarını gösterdi.

Anahtar Kelimeler: Meta-analiz; Tiroid adenomu; Radyofrekans ablasyonu.

Yorum: Tiroid nodüllerinde termal ablasyon işlemlerinin uzun dönemde etkili olup olmadığını araştıran ve sorgulayan bu metaanalizde özellikle 3 yılı aşkın takiplerde bu tedavi yöntemlerinin güvenli ve etkili olduğu ortaya konmuştur. Tedavi sonrasında nodül boyutlarında ilk 12 ayda ve 36. aydan sonra küçülmeler tespit edilmiştir. Bu çalışmanın öne çıkan noktalarından bir diğeri ise RF ablasyonun laser ablasyona göre daha üstün hacim küçülmesi sağlamasıdır. 

Tiroid hormonu üreten nodüllerde termal ablasyon güvenli ve etkili bir tedavi midir?

Otonom işleyen tiroid nodülleri için termal ablasyonun etkinliği ve güvenliği: sistematik bir inceleme ve meta-analiz.Hyun Jin Kim # 1, Se Jin Cho # 2, Jung Hwan Baek 3, Chong Hyun Suh 4. Eur Radiol . 2021 Feb;31(2):605-615. doi: 10.1007/s00330-020-07166-0. Epub 2020 Aug 20.PMID: 32816198 DOI: 10.1007/s00330-020-07166-0

Özet

Arka plan: Termal ablasyon, otonom olarak işleyen tiroid nodülleri (AFTN'ler) için alternatif bir tedavi seçeneği olarak görülse de, bu tedavinin AFTN'li hastalarda etkinliği henüz sistematik olarak değerlendirilmemiştir. Bu sistematik derleme ve meta-analizde, AFTN tedavisinde termal ablasyonun etkinliğini ve güvenliğini değerlendirmeyi ve tedavinin etkinliğini etkileyen faktörleri belirlemeyi amaçladık.

Yöntemler: Ovid-MEDLINE ve Embase veritabanları, 6 Ocak 2020'ye kadar yayınlanan AFTN'li hastalar için termal ablasyonun etkinliğini ve güvenliğini bildiren çalışmalar için arandı. Veri çıkarma ve kalite değerlendirmesi, PRISMA yönergelerine göre iki radyolog tarafından yapıldı. Birincil ve ikincil sonuçlar, sırasıyla tiroid uyarıcı hormon (TSH) normalizasyonunun havuzlanmış oranlarını ve hacim azaltma hızının (VRR) havuzlanmış tahminlerini vermekti. Tedavi etkinliğini etkileyen faktörleri belirlemek için alt grup analizleri yapıldı.

Sonuçlar: Bu sistematik derleme, 14 çalışmada 391 hastada termal ablasyon ile tedavi edilen 411 AFTN'yi tanımladı. Ortalama 12.8 aylık takip döneminde hastaların %71.2'sinde TSH normalizasyonu sağlandı ve hacim küçültme oranı %69.4 idi. Takip sırasında hiçbir hastada hipotiroidi veya yaşamı tehdit eden bir komplikasyon görülmedi. Nodül hacmine göre alt grup analizleri, TSH normalizasyonunda (p = 0.54) veya VRR'de (p = 0.94) anlamlı bir fark bulmadı.

Sonuç: Termal ablasyon, AFTN'li hastalar için etkili ve güvenli bir tedavi yöntemidir. Nodül hacmi, termal ablasyonun etkinliğini etkilemedi ve bu sonuç gelecekteki termal ablasyon kılavuzlarında dikkate alınmalıdır.

Anahtar noktalar: • Termal ablasyonun otonom olarak işleyen tiroid nodülünün tedavisinde iyi bir etkinliği ve güvenliği vardır. • Termal ablasyonun etkinliği nodül hacminden etkilenmemiştir.

Anahtar Kelimeler: Hipertiroidizm; Lazer tedavisi; Radyofrekans ablasyonu; Tiroid nodülü; Tedavi sonucu.

Yorum: Guatr ı oluşturan nedenlerden bir tanesi de tiroid hormonları üreten nodüllerdir. Bu tarz nodüllerde hastaların kanında yüksek tiroid hormon seviyelerine ve aşırı terleme, tansiyon yüksekliği, çarpıntı, uykusuzluk, adet düzensizliği , kilo kaybı, sinirliik, ısıya tahammülsüzlük gibi şikayetlere rastlanabilmektedir. Cerrahi ve radyoaktif iyot tedavileri , tedavi seçenekleri olmakla beraber kendi risk ve komplikasyonlarını içermektedirler. Bunlar arasında işlemlerin kendine has komplikasyonları ile beraber ömür boyu ilaç kullanma zorunlulukları da gelmektedir. Tam bu noktada bu değerli inceleme ve metaanaliz tiroid hormonu üreten nodüllerde iğne ile yakma tedavisinin güvenli olup olmadığını araştırmış ve bu tedavinin güvenli ve etkin olduğuna karar vermiştir. Hem nodüllerdeki küçülme oranları hem de TSH hormonunun normal seviyelere inmiş olması dikkat çekici unsurlardır.